Baş ucu kitapları ve bir kitabın içinden çıkan ‘uyandır’
diye not aldıklarım.. Ne diyordu şair ‘gidenler nerde kaldılar özledim
gülüşlerini bir kenti güzelleştiren yalnızca onlardı sanki…’
Uyanmak… İçinde hangi
anlamları taşıyordu bu cümle..
Uyandırabilsem uyuyan tüm değerleri… Gri bir şehrin çiçekli mabetlerinde
el verdiğim insanlar.. Onlara yüreğimden geçenleri anlatamamanın verdiği
burukluk… Duyumsayış ve kırık birkaç kalem.. Buruşturulmuş sayfalardan arta
kalan duruşlar hangi oluşumların eseriydi. Anlatamamak.. Hangi gözlüğü taksan
da göremediğin, inanamadığın bir tutam kayboluş.. Sığınmak istersin kardeş
sığınaklarına ama onlar uzaktadır.. Yüreğin kanar elini uzatamazsın… Yine de
gülümsersin, adımlar atarsın, minik ödüller verirsin kendine… Seninle her
şeyine tanık olan annenin sıcaklığıyla içtiğin kahvenin yediğin yemeğin tadı
ayrıdır. Neleri biriktirirsin bir günbatımında.. Duvarlar tanıktır
duyumsayışlarına ve sakladığın gölgelere… Güneş gülümsüyor sayfaların
arasından.. Perdeyi kaldırıp penceren göğe doğru uzanan başım ve ellerim..
Kanamayın artık kelimeler, huzur sonsuzluğun işaretidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder