Kakule, zencefilgiller ailesinden Elettaria ve Amomum cinslerini kapsayan bitkilerin genel adıdır.
Batı ve Güney Hindistan, Güneydoğu Asya’nın sıcak
bölgelerinde yetişen, 4-5 m boyunda, büyük yapraklı çok yıllık bir bitki cinsidir.
Özellikle Güney Hindistan’ın bataklık
ormanlarında yabânî olarak yetişir. Kakulenin meyveleri 1-2
cm uzunlukta, sarımsı yeşil ve kirli beyazımsı renktedir.Tohumları mercimek şeklinde ve büyüklüğünde,
kırmızımsı esmer renkte olup, keskin kokuludur. Kakule yetiştiği yere göre isim
alır. Seylan kakulesi, Malabar kakulesi, Siyam kakulesi gibi.
‘’…
III.
Sevgili Pollyanna,
Radyo tiyatrosu dinlenirdi bir zaman içimde,
İçimde dünyanın en eski kedisi
Eski bir sobanın yanında uyuyordu.
Çocuklar bir köşede
Yenidünya çekirdekleriyle beştaş oynardı
Frenk elması da derler
Sarılı kahverengili bir meyve.
Annem işte öyle bir kadındı
Çocuklar gökyüzüne bakar sorardı:
Ay dede orada ne yapıyor anne?
Annem öldüğünde ay dede içimde
Yüzlük bir ampul gibi parçalandı.
Annem işte öyle bir kadındı
Aşure getiren çocuklara,
Teşekkür eder gibi yaşardı
Öldüğünde gül resimli bir takvim yaprağıydı.
Pollyanna,
Sana göre insan profiterol yer gibi yaşamalı
Bir çamur deryasının içinde
Küçük mutluluk topları yakalamalı.
Bense vücuduma şiirler saplıyorum durmadan
Sen de bilirsin ya Allah
Dayanabileceği kadar acı verirmiş insana.
Geçen yazı
Bir dut ağacının altında roman okuyarak geçirdim
Dut taneleri düşerdi sayfalara
Tıpkı tatlı bir yaz yağmuru gibi
Büyük taneli tıpırtılarıyla
Kendimi dut ağacının gölgesini yiyen
Bir ipek böceğine benzetirdim.
Ucuz teşbihler beyaz atlı prenslerdir Pollyanna
Bir şiire gelir
Ve onu bu hayattan kurtarırlar.
Ah Pollyanna,
İçimde sanki hep aynı şarkıyı çalan bir laterna:
Cancağızım basma perdeme bir çiçek de sen olsaydın
Kaçarken yangın merdivenlerine
Keşke grapon kağıtları assaydın.’’-didem madak-
şahaneee dizeler, fotoğraflar ve sen :)
YanıtlaSilcanımcımmmm
Didem Madak'ın nefis bir şiiri. Kakule kullandığım bir baharat ama çok sevdiğimi söyleyemem. Çiçekler nasıl da güzel . Dantel gibi.
YanıtlaSilSevgiler ELSA...
şu resimdeki. işte şu. resimdeki. benim arkadaşım. ismi ali. üç ay önce buraya geldi. doktorlar dediler ki "sen biraz burada kal." son bir aydır kendini çok iyi hissetti. ona dediler ki "sen dolaşabilirsin. bahçede." bahçede dolaşmayı çok sevdi. yeşillikler arasında, ağaçların altında. yollardan yürümeyi çok sevdi. bir gün onu şu taraflardaki kırmızı dut ağaçlarının. kırmızı dut ağaçlarının. kırmızı dut, ağaçlarının altında gördüm. bana dedi ki "çok yüksek. çok yüksek bu dallar. erişemiyorum. kırmızı dutları yiyemiyorum." ben de başımı kaldırdım ve dutlara baktım. dutlar çok güzeldi. dedim ki "biraz ileride beyaz dut ağaçları var. gerçi kırmızı olanlar kadar değil ama, yine de onlardan da yiyebilirsin." biraz yürüdük on metre. kadar. beyaz dut ağacının altına geldik. elini uzattı. beyaz. bir dut aldı. yedi. bana gülümsedi. dedi ki "beyaz dutlar çok güzelmiş. beyaz dutlar çok güzelmiş. beyaz dutlar çok güzelmiş."
YanıtlaSilzen / dut ali