……
‘’çünkü insan irade bakımından özgür sayılmaz, insan iradesi
özgür değildir. ne başkası canı istediği şeyi düşünebilir ne de ben ona kendi
istediğim şeyi düşündürtebilirim. ne var ki, bir insanı gereği gibi gözlemledik
mi, onun ne düşündüğünü ve ne hissettiğini çokluk hayli bir kesinlikle
söyleyebiliriz kuşkusuz. ayrıca, bir sonraki anda onun ne yapacağını da önceden
görüp kestirebiliriz.hani pek basit bir şey; ama insanlar bunu bilmez o kadar. elbette
çalışmak, egzersiz yapmak gerekir üzerinde. örneğin kelebekler arasında bazı
pervane türleri vardır, dişileri erkeklerden çok daha azdır. pervaneler de
bütün hayvanlar gibi ürerler, yani erkek dişiyi döller, dişi de yumurta yapar. şimdi
diyelim senin elinde bu pervanelerden bir dişi var; doğa bilginlerince sık sık
denendiği gibi, geceleyin erkek pervaneler bulundukları yerlerden uçup bu
dişiye gelirler, hem de saatlerce uzaktaki bütün pervaneler, çevrede
bulunulabilecek bir dişinin varlığını hisseder! bu durumu açıklamak için
çalışma yapılıyor; ama kolay değil. nasıl ki eli ayağı düzgün av köpekleri
farkına varılması güç bir izi ele geçirir ve izler onu, bu erkek
pervanelerde de bir çeşit koku alma duyusu ya da buna benzer bir
organ aynı işi görüyor olacak. bilmem anlıyor musun beni? çok ilginç şeyler; böyle şeylerle dolup taşıyor
doğa, kimse de bunları açıklayamıyor. ama ben diyorum ki, pervanelerin dişileri
de erkekleri gibi çok olsaydı, kendilerinde öylesine hassas bir koku alma
duyusuna rastlayamazdık. bu yeteneğe sahip olmalarının tek nedeni, kendilerini
bu yolda çalışıp eğitmeleridir. bir hayvan yada bir insan bütün dikkatini ve
iradesini beli bir şey üzerine yöneltirse, o şeyi ele geçirir sonunda. hepsi bu
kadar.
yeterince dikkatli bak, gözlemle bir insanı, onun kendisi
hakkında bildiğinden çok daha fazlasını sen onun hakkında öğrenirsin.’’
‘’hermann hesse-demian’’