‘ yeryüzü sağa
dönerse- bunu yaptığından emin değilim – geçmişi telafi etmek için ben de sola
dönmek zorundayım. Ama benim bu zorluklar için içimde en ufak bir güç
kırıntısı bile yok ; dünyayı omuzlarımda taşıyamam kışlık paltomu zar zor
taşıyorum. ‘ –s. 315-
‘ elbette insan kendi
bilmecelerini çözemez; bu tam da ‘ korku ‘ nun anlamı işte. ’ –s.341 –
‘ ama biz yeterince
mükemmel olmadığımız, cümle tek başına inanç ve
anlayış için yeterli olmadığı, Thomas gibi parmaklarımızı yaraya
bastırdığımız sürece kendimizi yaraların var olduğuna ve onların derinde olduğuna inandırma hakkımız var. ‘- s. 367 –
‘ yaşamak için iki yol
var : ya kaderini kabul eder, aklına başına toplar ve onunla mücadele eder,
kaderini tanır ve iyi ve kötü yanlarıyla ona kendilerini bağlarsın, mutlu ve
mutsuz, cesur, mutlu bir şekilde kabul edersin. Yada kaderini ararsın ama bu arayış
sadece senin gücünü, zamanını,hayallerini, içgüdülerini ve doğru , yüce gönüllü
körlüğünü yiyip bitirmez ama aynı zamanda kendi değerini de tüketir. Giderek
daha da yoksullaşırsın, çünkü önünde uzanan şey sahip olduğundan çok daha
kötüdür her zaman.
Üstelik aramak inanmak
gerekir ve inanmak içinse yaşamdan daha fazla güç gerekir belki. ‘ –s. 376
Milena Jesenska 18 Ocak 1923-