‘’ Şiir, insanla insan, insanla dünya arasındakini seçerek bir
başka düzleme aktarır ve yeniden kurar.
Bir özel dil olmakla birlikte şiir bir iletişim aracıdır. Nesnel dayanağı olan
coşkulu bir söylemdir. Kimi kez doğru giden bir oktur. Yeniden düzenlenmesi
gereken yaşama, dünyaya usla karşı çıkıştır. Başkaldırıdır.’’ Gülten Akın
‘’ Kayıtsız
seyrediyordu yol boyu
Yaprakların düşüşünü
üçer beşer
Bilirim diyordu
içinden, bilirim
Kişiye istediğini
vermezler
Yürüdü düşünceleri
boz bulanık
Ürkek serçeler geçti
başının üstünden
Bir büyük şehrin
kalabalığında
Yaşadığını duyuyordu
her şeye rağmen.’’-s.27-
-
‘’ O, çoktan
affetmiştir unutanları
Alır götürür
gözlerini bir deniz
Bırakır boşluğa
kanatlarını
Bir yarasa gece vakti
bahanesiz.’’ –s.36-
‘’ Bu sonsuz sarılık
içinde
Serçeler dilsiz
elmalar acı
Eski kıtalar vardı
Şimdi birbirine
yabancı
….
Dilekler
büyütürdü gafil kızları
Azizleri vardı
şehirlerin
Yer gök arasında
çaresiz kalmışız
Gemiler gelsin eski
çağlardan
Gemiler dolusu
aydınlık gelsin.’’-s.39-
-
‘’ Hava ve deniz
arasında
İnanın hepiniz
varsınız
Sonsuz şeyler uğruna
mesela
Kırılıp dökülen
şeyler uğruna kendinizi ne çok aldattınız
Dağlar bildiğince
yüksek olsun
Gözden uzak tutamam sizi durun
Yaşamak küçük
aldanışlarla güzel ölümü alın götürün.’’ –s. 43-
-
‘’ Kestim kara
saçlarımı n’olcak şimdi
Bir şeycik olmadı-
Deneyin lütfen-
Aydınlığım deliyim
rüzgarlıyım
Günaydın kayısı
sallayan yele
Kurtulan dirilen
kişiye günaydın
Şimdi şaşıyorum toplu
iğneyi bir yaşantı ile karşılayanlara
Gittim geldim kara
saçlarımdan kurtuldum.’’ –s.53-
-
‘’ Ey kendini kimya
sanan o geçersiz kimya
Sen otur yerinde,
sakın kıpırdama bir toplumcu İsa gibi uğra arada bir
Kıyıda dur, ortada
bulunmak için sırasında
Mayıs kendi
sularından iner Anadolu’ya
Mayıs kendi
dağlarından iner Anadolu’ya,sevdiğim, yaz geldi yine.’’-s.120-
-
‘’ Dayan öyleyse,
dayan kutsallığın adına
İlkin o bakır tası ve
mendili at elinden
Ellerin gerekli
çünkü, yumruğunu sıkmak için
Birleş, kendine yeni
bir baş edin
Sensin en çok ve en
güçlü birleş, bir baş edin, dene gücünü
Sensin, çoğal ve
yenilen durmadan yenilen, dünya genişliğinde.’’- s.150-
-
‘’ Dünya uçurtmayla
balkonken kırmızı ve mavi tayfın bütün renkleri sana zehir zindan edenleri
bağışlayacak mısın?‘’-s. 155-