‘ Sen, hepiniz çirkin
bir balıkçının oltasına yakalanmışsınız. Balıkçının ayaklarının dibindeki
kovanın içinde yaşamak için çırpınıp duruyorsunuz. Dünyayı o kova, yaşamayı
ölmemek sanıyorsunuz. Özgürlüğünüz o kovanın hacmi, ömrünüz gün bitip balıkçı
eve dönene kadar.’
‘ Dışarıda koskoca bir
dünya var. Zıplasan, çıksan göreceksin. Ölürüm diyorsun, denize kadar giremem diyorsun. Gitme, öl, ne
çıkar. Kovanın içinde senin gibi onlarca korkakla yaşayacağına, hiç değilse
cesur ve özgür olarak ölürsün. Ama sen o kovadan atlayamayacak kadar korkaksın
Numan. Sen, senin için tüm hayatını vermeye hazır bir pelikanı sevemeyecek
kadar korkaksın.’ -s.70-
‘ Biliyor musun
nasıldır, insanın kendi halinde bırakılması, kendisiyle baş başa, kendi
insafına terk edilmesi.’ -Wolfgang Bochert-
‘ Bir karahindiba
tohumuydu. Ayaklarımın ucuna kondu. Birdenbire her şey aydınlandı. Yoğun
ışıktan kamaşan gözlerimi bir süre kapadım. Açtığımda ayaklarımın dibinde
tohumlanmış bir karahindiba vardı. Gülümsedim. Eğildim, narince gövdesinden
kopardım. Karahindibanın yuvarlak çiçeği dünyaya , çiçeğinden çıkan tohumları
ise bana benziyordu. Başlarını göğe kaldırmış, bir an önce hayata karışmak
için sabırsız gözlerle bakan bana, onlarca Adnan Çubuk..’ -s.126-
Okunmalık güzel bir kitap daha.. cesur ve özgür olarak ölmek tartışmasız korkak ve hapis hayatında yaşamaktan daha değerlidir. Zaten yaşadığımızın bir önemi yoktu yaşama bıraktıklarımızın karşısında.
YanıtlaSilBu arada Elsa, kitap geldi :D çok teşekkür ederim güzel bir şiir kitabım daha oldu. Başka güzel kitap çekilişlerini de heyecanla bekleriz :)))))
Yaşama olumlu anlamda bırakabildiklerimizdi asıl değerli olan.. Cesur ve özgür olarak ölebilmek ...
SilBen teşekkür ederim Serkan kitap bana gelmiş kadar sevindim :))
Bir dahaki güzel kitap çekilişinde görüşebilmek umuduyla:)
Cok sevmiştim bu kitabı okunasi..
YanıtlaSil