Agatha Christie’nin Pera Palas günleri…Yazarın
İstanbul tutkusu. Aşkın çılgınlaştırdığı evli bir adam. Kıskançlıklar,
bencillikler ve kusursuz bir cinayet.Christie’den Başkomiser Nevzat’a gizemli
cinayet vakaları.Cinayetlerin ardındaki
insan öyküleri.Defalarca televizyon dizilerine çekilmiş Başkomiser
Nevzat’ın polisiye öyküleri.
“Evet, öyle düşünüyorum.Tasarlanmış cinayet
iyi bir organizasyonu gerektirir.Zamanın, mekânın, cinayet aletinin doğru
seçilmesi, ortalıkta kanıt bırakılmaması ya da sahte kanıtların bırakılması
gibi zekâ gerektiren davranışların yanında, birini öldürebilecek kadar
soğukkanlı bir cesarete veya vahşiliğe sahip olmalıdır insan. Konuşurken,
yazarken basit olgularmış gibi görünen bu gereklilikler cinayet anında yerine
getirilmesi oldukça zor eylemler haline gelebilir. Hele bir de cinayet anında
sürprizlerin ortaya çıktığını düşünürsek..Evet evet, bundan eminim, bence
kusursuz cinayet yoktur.”
Ahmet Ümit’in kendine özgü anlatımı ile
sürükleyici bir kitap.Öykülerini okurken artık pek şaşırmadığımı fark ettim
çünkü artık beklenmedik şekilde sonuçlanan olayların ardındaki sırların farklı
olabileceğine zihnim alıştı.Belki biraz duyarsızlıkla belki de biraz merak ile
okudum.Kısa sürede okuyup yutulabilecek türden.Macera tutkunlarına
önerebilirim.
En son ahmet Ümit in İstanbul hatırası nı okumuştum
YanıtlaSilpolisiyeyi onunla sevdim ben
İstanbul hatırası - Beyoğlu rapsodisi de önerir,
YanıtlaSilBnm bloguma da beklerim :)
http://ilknur--akpinar.blogspot.com/